6.03.2016

Uğurcan

Sol yanımdan geliyor o ses,
Bitip tükenmek bilmeyen bir çağlayanın sesi.
Çağladıkça yaralarıma vuruyor her düşen damlası,
Yaralarım açılıyor ve ne yazık ki o yaralar hiç iyileşmiyor...

Sanma ki biz ayrı kaldık,
Aslında biz hep bir aradaydık.
Mesafeleri sorun etmezsek eğer,
Biz her daim yan yanaydık, tamamen bir arada.

Doğduğun gün bayramdı,
Bayramdı işte o gün her manada.
Saçların vardı yüzüne düşen, zeytin kadar büyük gözlerin,
Hasas bir deriyle kaplıydın,
Bıngıldağın kırılgan ve adın....

Adına önce Uğur dediler.
Uğur getir diyedir herhalde?
Sonra Can ilave ettiler.
Cân'ımız ol cânımızda diye.
Velhasıl Uğurcan oldun,
Hem Uğur getir hanemize hem de Cân'ımız ol diye...

Günler geçti, pek bi ay oldu sen doğalı,
Hep bir hastalık koşturdu peşinden, hep bir müsibet.
Bir müsibetin bin nasihattan iyi olduğunu göremedik sanırım,
Nazar dediler, hep bi hastalıkla boğuştun o küçücük bedende,
Daha o vakitlerde...

Aylar geçti, pek bi yıl oldu sen doğalı.
O kadar şirindin ki ve bir o kadar da akıllı...
Bir o kadar vefalıydın, kalbine iyi yatırım yapılmışçasına.
Sevgiyle büyüdün be kardeşim,
Tıpkı benim gibi sadece sevgiyle büyüdün.
Şu sıralar ömrüne katık ettiğin asıl şey zamanında edindiğin sevgidir kardeşim,
Bunu çok iyi belle!

Yıllar geçti, pek bi on yıl oldu sen doğalı,
Develer göçtü, dertler kervan oldu,
Fakat biz hep bir şekilde kardeş olduk.

Sormaz mısın hiç!
Göz yaşına kıyamayan bir tek anan, baban mı var sanırsın?
Hayatıdaki kadınların hangisinin en çok sevdiğine inanırsın?
Peki  hangi dostundan dem vurup daralırsın?
Bir kardeş, bir ağabey, bir yoldaşın da var, buna ne kadar bağlanırsın?

Bizi biz yapan kendimiziz tabii ki.
Peki bizi biz yapan ötekilere ne demeli?
Seni sen yapan süreçlerde, beni ben yapan dağdaki ağaç mıdır?

Ömrüm ömrüne feda olsun be kardeşim,
Her güzellik senin, sana gelecek her cefa bana yoldaş olsun.
Sen mutlu ol ki ben de mutlu olayım.
Sen mutlu ol ki biz de umutlu olalım.

Uğurun adından canına nüksetsin.
Uğurlu canın seni hep yüceltsin.

 06.03.2016
Ankara