Kadına Şiddet ve Anadolu: Özgecan, sen rahat uyuMA!

Bugün kahvaltıda, bir yol üstü lokantasında karısını öldüren bir adamın haberi karşısında erkek milletinden duyduklarımı sizlerle paylaşacağım. Yeri gelmişken, sabahları sadece çorba içenleri ve bunu kahvaltı olarak sayanları -babam dahil- oldum olası anlamamışımdır...

 Gene iş nedeniyle şehir dışına doğru geceden yola koyuldum. Sabah 7 sularında kahvaltı etmek için bir yol üstü lokantasında durdum. İlçe merkezinde bulunan bu lokanta gayet temiz ve ucuz bir yer. Lakin bu ucuzluk ne yazık ki sadece fiyat, servis ve sunumla sınırlı değil. Aynı zamanda daimi müşterileri de ucuz insanlarmış!

Her zaman dile getirdiğim gibi bir tas çorba ve yanında 3 somun ekmekle karnını doyuranları; kahvaltı öğünü hiçe sayanları  -babam dahil- oldum olası anlamamışımdır. Mekan tam da bu tiplerle doluydu, sabahın o saatlerinde. Malum yaşça da büyük insanlar. Nerede bulacaksın gençleri? Ya pireleniyordur ya da poğaça/simit ile geçiştiriyordur kahvaltılarını. Asgari ücretten arttırdıkları harçlıklarıyla aldıkları her neyse...

NTV kanalı açıktı. Cinnetinin neden ve nereden geldiği, bir başkasını öldürme hakkını bir yerden bulan müsvette adamın teki karısını öldürmüş. Merhumenin cansız bedeninin yanına ''En kısa sürede teslim olacam!'' tadında da bir not bırakmış. Buraya kadar herşey (a)normal. Ben kahvaltı etmeye çalışıyorum tabii bir yandan, neyse arkamdaki masalar tıkınıyorlar şapur, şupur; şırıl, mırıl çorbalarını... Derken bu cinayet haberi detaylanmaya başladı kadın spikerin sesi ile... Meğersem kadının ikinci evliliğiymiş. Bu da (a)normal...

''Dibine kadar iyi sikeceksin'', ''Dibine iyi sokan yaranıyor'' Dib, dibçik veasvsfbdbdb... derken o karadeniz ağızlı herif! Lan! N'oluyor? Hani şu Şahin K replikli pornolar var ya o geldi birden gözümün önüne...

İşte bizim bu çorbacı ihtiyar heyeti, kadının ikinci kez evlenmesinden ötürü öldürülmesini uygun görüp, kadınlara karşı bulundurdukları seksist bakış açıları ile o kadınların bulunmadığı, androjen bile kokmayan bir şafak vakti, merhumeyi çoğaltıp çoğaltıp durdular... Biri de çıkıp tersini söylemedi. Ya ben mi? Benim dilim tutuldu.

Ah annem, annemin annesi ve tüm cinsiyeti kadın, türü insan olan canlılar... Ne doğurursanız, neyi severseniz, neyi eşiniz olarak alırsanız, en iyisini siz yaparsınız. Bize de dipçikli konuşmalar duyulur...

İşte tam da bugün, 11 Mart 2015